Kosova ve Sırbistan, 1998-1999 yıllarındaki Kosova Savaşı sebebiyle halen yitik olan bin 621 kişinin kalıntılarını belirleme etmek amacıyla beraber çabalama konusu ile ilgili “Kayıp Kişilere İlişkin Deklarasyon”u üstünden anlaştı.
Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic ile Kosova Başbakanı Albin Kurti, Avrupa Birliği (AB) arabuluculuğunda ilişkilerin normalleştirilmesi amacıyla başlatılan Belgrad-Priştine Diyaloğu kapsamında Belçika’nın başkenti Brüksel’de bir araya geldi. Tarafların, TSİ 19.20’de başlayan görüşmede, öncelikle 1998-1999 yıllarındaki Kosova Savaşı’nda kaybolan kişilerin gömüldükleri yerlerin belirleme edilmesi ve cesetlerin çıkarılması konusu ile ilgili iki ülke arasında iş birliğini öngören Kayıp Kişilere İlişkin Deklarasyon konusu ile ilgili anlaştığı bildirildi.
Her iki taraf da, Kayıp Kişilere İlişkin Deklarasyon kapsamında sınıflandırılmış olanlar da dahil olmak suretiyle belgeleri paylaşmayı ve şüpheli toplu mezarların yerlerini belirleme etmek için uydu verilerini ve öteki teknolojileri kullanmayı kabul etti.
AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Josep Borrell, “20 yılı aşkın bir müddet sonra, aileleri sevdiklerinin nerede olmasından habersiz yas içerisinde yaşamaya devam ediyor. Ailelerin, tıpkı toplumun geneli gibi, akrabalarının kaderini bilmeye hakları var” dedi.
En büyük toplu kabir 2001’de belirleme edilmişti
Yaklaşık 24 sene sonra 13 binden fazla kişinin yaşamını kaybetmiş olduğu savaşta çoğunluğu Arnavut kökenli bin 621 şahıs hala kayıp. Savaştan kalma en büyük toplu kabir ise 2001 senesinde Sırbistan’ın başkenti Belgrad civarlarındaki bir polis yerleşkesinde belirleme edilmiş, mezarda 800’den fazla Kosovalı Arnavut’un ölü bedenine ulaşılmıştı.
Vucic müzakere öncesinde, Batı’daki büyük güçlerin Sırbistan’a karşı birlik olduğuna işaret ederek bugünkü toplantının sıkıntılı geçeceğini açıklamıştı. Kosova Başbakanı Kurti ise, Sırp Belediyeler Birliği’nin (ZSO) kurulmasına dair yapmış olduğu açıklamada, Kosova’da Bosna Hersek’teki gibi bir Sırp Cumhuriyeti’nin kurulmasına katiyen izin vermeyeceklerini belirtmişti. – BRÜKSEL
Bir yanıt bırakın