Yener KARADENİZ/İSTANBUL
Söz mevzusu markalar, geçmişten bu yana gerek toplumsal denetimler, gerekse Yeşil Mutabakat kapsamında günün şartlarını göz ardı ederek çoğu üreticiye büyük baskılar yapıyor. Üstelik bu baskı, mevzubahis alanlarda Türkiye’nin gerisinde olmalarına rağmak Bangladeş ve Hindistan gibi rakip ülkelerde aynı miktarda uygulanmıyor. Bahse mevzu markalar arasında H&M ve Inditex gibi çoğu hazır kıyafet devi bulunuyor. Konuyla alakalı firmalardan şikayetlerin artması ve birlik başkanlarının da isteği üstüne Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, Türkiye tekstil ve hazır kıyafet ihracatçı birlikleri başkanlarından oluşan 11 benlik kurul ile geçen hafta Inditex Grubu ile İspanya’da üst seviye temaslarda bulundu. Görüşme TİM içeriğinde ve bütün birlik başkanlarının tam kadro katılımıyla ilk kez gerçekleşmesi açısından ehemmiyet arz ediyor.
Büyük alım grupları ile devam edecek
Görüşmelerde, içeriğinde Zara, Massimo Dutti, Pull&Bear, Bershka, Stradivarius ve Oysho markalarını barındıran Inditex ile ortak bir komisyon kurulması kararlaştırıldı. Her iki yandan adların yer alacağı komisyon, muayyen aralıklarla bir araya gelmiş olarak problemlerin giderilmesi ve işbirliklerinin geliştirilmesi mevzusu ile alakalı çalışmalar yapacak. İspanya’da meydana getirilen görüşmenin ikincisi ise bu ay sonunda Türkiye’de gerçekleştirilecek. Sektör temsilcilerinden aldığımız bilgiye göre bundan sonraki dönemde bu biçim toplantılar, istek gelmesi durumunda Türkiye’nin ihracatından 300 milyon dolardan fazla hisse alan markalar ve satınalma grupları ile devam edecek. Bunlardan bir tanesi de H&M olacak.
Inditrex’te Türkiye’nin tedarik oranı %23
2021 rakamlarına göre Inditex markalarının 205’i Türkiye’de olmak suretiyle dünya genelinde 6 bin 447 mağazası bulunuyor. Yıllık 27,7 milyar Euro civarında gelir sağlayan grubun Türkiye satışı ise 1 milyar 350 milyon doları buluyor. Yani grubun global satışlarında Türkiye’nin oranı aşağı yukarı yüzde 5 seviyesinde seyrediyor. Grubun Türkiye’den tedarikine bakıldığında ise rakamlar oldukça daha yüksek. Inditex, Türkiye’de 200’e yakın tedarikçi ve bine yakın fabrikada üretim yaptırıyor. Halihazırda Türkiye, grubun toplam tedarikinden yüzde 23 civarında hisse alıyor. Bunun rakamsal karşılığı ise aşağı yukarı 2,5 milyar doları buluyor. Bu sayı Türkiye hazır kıyafet ihracatının aşağı yukarı yüzde 10’una muadil geliyor.
3. firmalar firmaları zorluyor
Bu mamüllerin alındığı bine yakın fabrikanın denetimleri ise 3. şirketlere devredilmiş durumda. Sorun tam da bu aşamada başlıyor. Zira Avrupa’da doğrudan genel merkez tarafınca meydana getirilen denetimler, burada 3. şirketlere bırakılmış ve bu kontrolü yapan bağımsız kontrol şirketleri tabiri caizse çoğu üreticinin canını yakıyor. Öte yandan Yeşil Mutabakat’a geçiş kapsamında yüksek miktarlı yatırım yapan şirketler, satınalma mevzusuna gelindiğinde ise önünü görmekte zorlanıyor. Aynı zamanda İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanlığını da yürüten TİM Başkanı Gültepe, kontrol yorgunu olan firmalardan şikayetlerin artması ve birlik başkanlarının da isteği üstüne bu şekilde bir ziyaret gerçekleştirdiklerine dikkat çekerek, ziyaretle Türkiye ve Inditex grubu arasında kurgulanan kazan- kazan modelindeki iş birliğinin daha üst seviyeye taşınmasına yönelik istişarelerde bulunduklarını belirtti.
1,5 senedir motivasyon kaybı yaşanıyor
TİM Başkanı Mustafa Gültepe, bilhassa son 1,5 senedir tekstil ve hazır kıyafet sektörleri üye firmalarının Inditex ile ticari ilişkilerinde yaşanmış olan motivasyon yitirilmesine dair sektörlerin çözüm önerilerini öbek ile paylaştıklarını vurguladı. Geri bildirimlerin ağırlıkla, kontrol süreçleri, regülasyonlar ve enerji krizi hikayelerinde yoğunlaştığını belirten Gültepe, “Verimli bir toplantı gerçekleştirdik. İşbirliğinin devamı açısından bir komisyon kurulması kararlaştırıldı. 3 ya da 6 ayda bir toplanacak komite hem finansal hem yöntem hem de toplumsal kontrol hikayelerinde işbirliğini beraberce geliştirmek için çalışacak. Kurulacak komite bu anlamda oldukça önemli. Bu ay sonunda da Inditex Grubu’ndan üst seviye yöneticiler Türkiye’ye gelecek. Karşılıklı istişare ile işbirliklerinin gelişerek artacağına inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
Inditex CEO’su Maceiras: Türkiye ayrıcalıklı konumda
Inditex grubu CEO’su Oscar Garcia Maceiras ve beraberindeki üst seviye yetkililer ise konuşmalarında çalışmış oldukları ülkeler arasında Türkiye’nin ayrıcalıklı bir konumda bulunduğunu belirterek en mühim sorunun iletişim eksikliği olduğunu, Inditex’in Türkiye’yi AB’nin bir parçası olarak gördüğünü ve 2022 yılı içerisinde ilk komite toplantısını Türkiye’de yapmayı istek ettikleri vurguladılar. Inditex Grubu Türkiye ile İspanya arasında tesis edilebilecek daha süratli bir lojistik ağı ile, tekstil ve hazır kıyafet sektörlerinin iki ülke arasındaki ticarete en mühim katkılardan birini vereceğinin altını çizdi.
Firmalar kontrol yorgunu
Türkiye tekstil ve hazır kıyafet sektör kurulu üyeleri tarafınca meydana getirilen değerlendirmelerde başta sürdürülebilirlik, enerji krizi, satın alma ve üretim süreçleri olmak suretiyle bütün gündem maddelerinin Inditex Grubu ile paylaşılmış olduğu belirtildi. Artan enerji maliyetlerinin sektörleri olumsuz etkilediğini ve bu etkinin Avrupa’da yaşanmış olan doğalgaz tedarik krizi ile daha da derinleştiğini dile getiren temsilciler, enerji krizi çözümleninceye kadar fosil yakıtlar ve bilhassa kömür kullanımına müsaade edilmesinin üretimin devamlılığı açısından elzem bulunduğunu vurguladı. Markaların uyguladığı denetimler sebebiyle yerli üreticilerin bitkin olduğu değerlendirilen toplantıda; kontrol maliyetlerinin yüksekliği ve gecikmeli randevulara dair de değerlendirmeler paylaşıldı. Türk üreticilerinin ana gündemlerinin başlangıcında sürdürülebilirlik, döngüsel iktisat ve dijitalleşmenin geldiği belirtilirken, yaşanmış olan maliyet artışlarına rağmak kurumlar arası iş birliğinin önemine dikkat çekildi.
Bir yanıt bırakın